Yukarıdaki belge Kocaelispor'un geldiği son noktayı gösteriyor.Fırsat buldukça maçlarına gittiğim, Türkiye Kupası'nı kazanırken statta desteklediğim takım şu anda haketmediği bir noktada.Koskoca sanayi bölgesinde bu takıma sahip çıkacak kimse yok.Bu saatten sonra da olacağını düşünmüyorum.Olan benim gibi taraftarlara olacak.Son iki senede elimden geldiğince birşeyler yapmaya çalıştım ama bir taraftar olarak nereye kadar destek olabilrim ki?Bir Kocaelili olarak içim kan ağlarken para babaları koltuklarına rahatça otursunlar.Hakikaten yazık.Köklü bir klüp gözümüzün önünde eriyip gidecek.Aşağıdaki yazı Kocaelispor tarihini çok güzel özetleyen bir yazı olduğundan bir yere kaydetmiştim.Çünkü birgün Kocaelispor'un başına böyle birşey geleceği belliydi.Yazı Ege Görgün'e ait.Kendisine birkez daha teşekkür etmek istiyorum.Eline sağlık.
Binlerce cana mal olan 17 Ağustos 1999’daki Marmara Depremi sonrası Kocaeli yalnızca dıştan görünebilen hasarlardan değil, derinden yürüyüp gittikçe ağırlaşan psikolojik ve maddi travmalardan da muzdaripti. Yine de bu zor dönemde dahi Kocaelispor ligde tutunmayı başarıyordu. Bu direnişteki büyük pay maddi manevi hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan, kente gönül borcunu bu şekilde ödeyen bazı futbolculardı. Bazılarıysa ardına bakmadan kaçmışlardı kentten. Direniş çok uzun sürmedi, Kocaelispor 2002-2003 sezonu sonunda küme düştü. Körfez’in bir alt kümedeki sürgünü tam beş sezon sürecekti.
Tarih: 11 Mayıs 2008
Yer: İzmir Alsancak Stadı
Kocaelispor sezonun gol kralı Taner Gülleri’nin attığı golle deplasmanda Altay’ı 1-0 yendi. Bu galibiyet Kocaelipor’un Bank Asya 1. Lig Şampiyonu olduğunu ve gelecek sezon
Tarih: 11 Mayıs 1980
Yer: İzmit İsmet Paşa Stadı
“İçinden tren geçen şehir” İzmit’in her yanı yeşil-siyah bayraklarla bezenmiş. Çünkü bugün Kocaelispor ikinci ligdeki son maçına çıkıyor. En yakın rakibine 9 puan fark yapan Körfez ta üç hafta önceden garantilemiş şampiyonluğunu; Sarıyer maçında da şampiyonluk turunu atmış bile... Üstelik federasyonun verdiği saha kapatma, hatta hükmen mağlubiyet cezalarına rağmen... Onun için yeşil-siyahlıların Vefa ile oynayacağı bu son maç yalnızca bir formalite karşılaşması artık. Öyle ki Vefa maça “Kocaelispor’a 1. Lig’de Başarılar Dileriz” döviziyle çıkıyor sahaya.
Şampiyonluğu garanti Kocaelispor’un aklı seneye top koşturacağı 1. Lig’de anlaşılan. Çünkü ne gol atmaya niyetleri var, ne de galip gelmeye. Seyirci devreye giriyor hemen. Şımarmaya hacet yok. Islıklarla takımı kışkırtıyorlar. Plan işe yarıyor. İkinci yarı oyuna giren Mustafa’nın 75, Ceyhun’un 89’uncu dakikada attığı gollerle Körfez 2. Lig’e galibiyetle veda ediyor. Bu unutulmaz tabloda yer alan futbolcular ise kaleci Baha, Zeki, Kamil, Kaptan Mahir Danabay, Gürbey, Nuri, Ahmet, Kamuran, Orhan, Baturman, Mustafa, Ceyhun ve bugünün popüler teknik adamı Güvenç Kurtar...
Tarih: 30 Mayıs 1982
Yer: İzmit İsmet Paşa Stadı
Yedi yaşındaki çocuk babasıyla ilk maçına gidiyor. Futbolla pek ilgisi yok, o daha çok bir televizyon çocuğu. Kocaelispor’la da ilgisi hiç yok. Dedik ya, o televizyon çocuğu. Ama çocuk bu maçı hiç unutmuyor. Babasıyla gittiği için mi, futbolu görür görmez aralarında bir yıldırım aşkı doğduğu için mi, yoksa her ikisi birden mi o da bilmiyor. Ama son derece sessiz sakin, munis bir adam olan babasının maç sırasında nasıl değişip futbolculara sövüp saydığını iyi hatırlıyor. Babası hiçbir zaman, hiçbir konuda fanatik olabilecek biri değil oysa ki. “Ben maça deşarz olmak için geliyorum!” diyor
Kocaelispor’un rakibi Diyarbakırspor. Kayıtlara göre tribünlerdeki seyirci sayısı 2616. Belki beşyüz tane de beleşçi vardır, bir sürü de birinin çocuğuymuş gibi yapıp içeri girmiş velet. Toplanan hasılat 604.700 lira.
Herkesin gözü Kocaelispor’un tek milli futbolcusunun üstünde. İzmit’in köylerinden birinde doğup büyümüş, güçlü fiziği ile dikkati çeken bu sarışın defans oyuncusunun adı Yusuf Altıntaş. Yusuf’un ağabeyi Yaşar da takımda. Yusuf gelecekte
Erhan – Gürbey (Zeki), Mahir, Yusuf, K. Murat – Baturman (Orhan), Turgay, Mustafa – B. Murat, İbriç, Yaşar şeklinde çıkıyor sahaya Kocaelispor. Devir 4-3-3 devri. Devir soyadlar yerine ismin başına büyük-küçük ibarelerinin koyulduğu bir devir. Yağmur sonrası gölcüklerle dolup çamur deryasına dönüşen sahadan 4-0 galip ayrılıyor Kocaelispor. Ertesi gün yerel gazetedeki maç yorumlarına bakan çocuk, bir tek Büyük Murat’ın dört yıldız aldığını görüyor. Üç gol birden atıp hat trick yapan bir futbolcuya az bile. Beşiktaşlı Ziya tarzı uçan kafalar attığı için Büyük Murat maç sonunda çamurdan bir adama dönüşüyor. Ne yüzü ne de forması seçilebiliyor. Ama çocuk onun sayesinde futbolun ne meşakatli bir iş olduğunu ve sahada mücadele etmenin önemini kavrıyor.
Çocuğun futbolu ve Kocaelispor’u sevmesi için bu bir maç yetiyor işte. Yıllarca orta sıralarda dolaşmasına rağmen takıma desteğini hiç kesmiyor. Ve
O çocuk bugün 36 yaşında ve bu satırları yazıyor. Yazarken 16 yaşında tutmaya başladığı Kocaelispor defterinden faydalanarak tazelemeye çalışıyor anılarını. Cafer Zorlu’nun bir karikatürü var o defterde. Fenerbahçe ve
Kocaelispor’un Sefa Sirmen öncesi 1. Lig Serüveni
Takımı çıkaran oyuncularla yola devam eden Kocaelispor 1980-1981 sezonunda on altı takımlı ligi sekizinci sırada tamamlıyordu. O sezonun akılda kalıcı başarısı ise Körfez7in Trabzonspor'un kendi evindeki yedi yıllık yenilmezliğine son vermesiydi. Ligdeki ilk maçını Mersin İdman Yurdu’na kaybeden Körfez, galibiyetle ancak sezonun üçüncü maçında, deplasmanda Eskişehir karşısında tanışıyordu. Lige yeni yükselmiş ve neredeyse hiç transfer yapmamış bir takım için ilk sezonunda sekizincilik azımsanmayacak bir başarıydı.
Körfez ikinci senesinde iki basamak gerileyerek on yedi takım arasında onuncu oluyordu. 1982-83 sezonunda ise artık ligde on sekiz takım vardı ve lig bittiğinde Körfez dokuzuncuydu. 1983-84 sezonunda da aynı nakarat terennüm ediliyor ve lig sekizinci olarak bitiriliyordu. 1984-85 sezonunda işler biraz değişiyordu. Yusuf’u
Ardından Kocaelispor’un düşüşü başladı. Ertesi sezon ligi on dördüncü bitiren Körfez, bir sonraki sezon (1986-87) küme düşüyordu. Belki de takımın kendini toparlaması için en hayırlı olan da bu olacaktı. Fakat ülkeyi etkisi altına alan seçim rüzgarları siyasi menfaatleri futbola yönlendirmişti. 1987-1988 sezonuna 2.Lig'de başlayan Bursaspor ve Kocaelispor yeni sezonun iki haftası çoktan oynanmasına rağmen dönemin başbakanı Turgut Özal'ın isteği ve idari mahkemenin kararıyla tekrar 1.Lig'e alındılar. 1987-1988 sezonunda bu takımların oynadığı maçlar geçersiz sayıldı, fikstür yeniden düzenlendi ve lige devam edildi. Apar topar 1. Lig’e yükseltilen Kocaelispor, 2. Lig için kurulmuş mütevazının da altında bir kadroya sahipti. Bu yüzden üst üste alınan başarısız sonuçlar kimse için sürpriz olmadı. Ara transferde takıma yeni futbolcular monte edildi edilmesine ama atı alan Üsküdar’ı geçmişti sanki. Yeni transferlerden bir tanesi vardı ki kısa sürede ligimizin unutulmayan santrforlarından biri haline gelecekti.
Kocaelispor’un parasızlık içinde kıvrandığı bir dönemdi. Bu yüzden Alman bölgesel liglerinden oyuncular alınabildi ancak. Bunlardan bir tanesi gerçek mesleği kasaplık olan Engelbert Buschman’dı. Dokuzuncu hafta forma giymeye başlayan Buschman ilk yarı bittiğinde 8 gol kaydetmişti bile. Arkadaşları tarafından “Buşi” diye çağırılan bu güçlü fizikli golcünün bir diğer sansasyonel başarısı da ilk yarıda üç büyük İstanbul takımına da gol atmasıydı. Ama Kocaelispor’un Buşi’nin golleri bile kurtaramayacaktı. Kocaelispor iki sezon üst üste birinci ligden düşen takım olarak lig tarihine geçiyordu. Düşerken bile numarasını yapmış, kendini hatırlatacak bir not düşmeyi başarmıştı tarihe Körfez.
Sefa Sirmen’li Kocaelispor
1988-89, 1989-90 sezonlarını 2. Lig’de geçiren ve bu süreyi ehveni şer şeklinde geçiştiren Kocaelispor üçüncü sezonunda (1990-91) 1. Lig’e yeniden yükselmeyi başardı. Üstüne üstlük bir 2. lig takımı olarak Türkiye Kupası’nda yarı finale kadar gelebildi. Bu takımda dikkat çeken ve Kocaelispor’un “tüm zamanların en iyisi” denebilecek kadrosunda yer alacak oyuncular vardı. Şekerspor’dan alınan Bülent Uygun bunlardan biriydi. Bülent Uygun Kocaelispor’un en güzel dönemlerinde forma giyme şansını buldu. Dört sene boyunca çok iyi futbolcularla aynı takımda yer alıp, önemli başarılara imza attı. Bülent Uygun’un ismi Kocaelispor Dreamteam’in oyuncularından biri olarak yeşil-siyahlı taraftarların kalbine kazındı. Benzer bir diğer oyuncu ise Kocaelispor’dan sonra Bursaspor ve Fenerbahçe’de başarıyla forma giyecek olan Tuncay Akgün’dü. Tuncay ligimizin oyunu iki yönlü oynayabilen ilk ortasaha oyuncularından biriydi. Golcü Ergun ve solbek Halil İbrahim de bu takımda parlayan genç yeteneklerdi. Takımın tecrübe eksiğini gidermek içinse Ziya Doğan ve liglerimizin o zamanlardaki Ceyhun Eriş’i, Mahmut Aydın vardı.
1992-93 Kocaelispor efsanesinin doğduğu yıl oldu. Başkan Sefa Sirmen ve teknik direktör Güvenç Kurtar’ın kumandasındaki Kocaelispor lige damgasına vuracaktı. Takımın her mevkisinde olağanüstü nitelikleri olan futbolcular vardı. Ali Şen’in tavsiyesiyle alınan Ömeroviç kalede, Mirkoviç sahanı her yerinde ve Kuzmanovski ise liberoda ligin en iyi yabancıları olarak ilan edilmeyi hak eden performanslar ortaya koyuyorlardı. Yeni transfer Saffet Sancaklı ve Ergun forvette süper bir ikili oluşturmuşlar, her maç bütün rakip defanslarını üstüne kabus gibi çöker olmuşlardı. Bülent ve Tuncay ise artık tartışmasız ligin en iyi ortasaha oyuncularındandılar artık. Melih Gürbüztürk de güçlü fiziğiyle bu ikiliyi tamamlıyordu. O dönemde Kurtar’ın her maç şans verdiği Sefer Yılmaz’ın alameti farikasını ise bir türlü anlayamıyordu tribündekiler. Sefer ismi her gündeme geldiğinde “Güvenç Hoca’nın alt kat komşusu, ondan giriyormuş takıma” türünden espriler yapılması adetten olmuştu artık.
Şampiyonluk Türküleri
Kocaelispor ilk yarıyı lider olarak tamamladığında artık İzmit’te herkes açık açık şampiyonluktan söz etmeye başlamıştır. Başkan Sefa Sirmen de hedeflerinin şampiyonluk olduğunu söylemektedir. (Hoş, Sirmen Kocaelispor’un küme düşeceği 2002-2003 sezonunun başında da diyecektir bunu. Takım küme düşünce de ceketi alıp gidecektir. Kocaelispor’a onca yıllık hizmetindeki en büyük lekesi de bu olacaktır zaten.)
Takım gerçekten de kendilerini şampiyonluğa götürebilecek bir ritim ve ruh yakalamıştır. Üstelik bu sezon ligimizde şampiyonluğa koşmuş olan Sivasspor gibi maddi sorunları da yoktur kulübün. Ama ligin sonuna doğru kayıplar yaşanmaya başlar ve Körfez ligi Fenerbahçe’nin üstünde dördüncü bitirir. Neden böyle olmuştur, onu da Bülent Uygun yıllar sonra Sivasspor’un hocası olarak açıklar bunun nedenini: “İstanbul takımları istiyor sizi, ikinci yarıda fazla zorlarsan kendini sakatlanırsın gidemezsin, dediler bize. Başta ben olmak üzere konsantrasyonumuz bozuldu.”
TÜRKİYE 1.LİGİ 1992-1993 SEZONU
1
2 Beşiktaş 30 19 9 2 68 23 +45 66
3 Trabzonspor 30 17 9 4 57 27 +30 60
4 Kocaelispor 30 17 8 5 56 30 +26 59
5 Fenerbahçe 30 18 4 8 75 41 +34 58
6 Bursaspor 30 12 6 12 42 42 0 42
Ertesi sezon (1993-94) Bülent Uygun gider, Beşiktaşla özdeşleşmiş Turan Uzun ve Zeki Önatlı gibi oyuncular gelir. Aşı tam tutmaz, Saftig’li (sonrasında Güvenç Kurtar’lı) Kocaelispor diğer oyuncularını muhafaza etmesine rağmen ligi ancak altıncı bitirir.
1994-95 sezonuna
21.04.1996 İnönü Stadı
Beşiktaş: 3 Kocaelispor: 5
Hakem: Vahap Beyaz
BJK
1. FEVZİ TUNCAY
2. RECEP ÇETİN
3. MUTLU TOPÇU
4. ALİ GÜNÇAR
5. FEHMİ ALPAY ÖZALAN
6. SİNAN DEMİRCİOĞLU (Metin Uzun dk. 26) (Fuat Usta dk. 79)
7. OKTAY DERELİOĞLU
8. RIZA ÇALIMBAY (Sertan dk. 60)
9. MEHMET ÖZDİLEK
10. MUSTAFA ÖZKAN
11. STEFAN KUNTZ
KS
1. ÖMER ALPER BOĞUŞLU
2. MERT MERİÇ
3. TOPRAK KIRTOĞLU (İlhan dk. 55)
4. OSMAN ÇAKIR
5. TURAN UZUN
6. TAYFUR HAVUTÇU
7. FARUK YİĞİT
8. SAFFET SANCAKLI
9. ZEKİ ÖNATLI
10. JOHN LESİBA MOSHOEU
11. KAAN DOBRA
GOLLER: KAAN DOBRA (24.dk), FARUK (45.dk), SAFFET (80.dk), MOSHOEU (48.dk; 76.dk), STEFAN KUNTZ (23.dk; 57.dk) ALPAY (70.dk)
1996-97 sezonunda yedinci olup, önceki seneye nazaran iki sıra gerilemiştir Körfez. Ama bu başarısızlığını kupa finalinde Trabzon’u eleyip Türkiye Kupası’nı müzesine götürerek telafi eder. Trabzon’daki ilk maçta Soner’in eski takımına attığı golle 1-1 berabere kalan Kocaelispor, İzmit’teki ikinci maça Stingaciu – Mirkoviç, Toprak, Osman, Turan – Tayfur, Evren, Zeki, Nuri – Moşe, Faruk onbiriyle, yani son derece dirençli bir onbirle çıkar. Gol maçın sonlarında, 85’inci dakikada Nuri Çolak’ın ayağından gelir. Sonraki oyuncu değişiklikleri yalnızca zamana oynamak amaçlıdır. Erhan Albayrak, Soner Boz, Kaan Dobra golden sonra sırayla girerler oyuna. Muhittin Boşat’ın çaldığı bitiş düdüğü yalnızca karşılaşmanın bittiğini değil, Kocaelispor’un kupa şampiyonu olduğunu ilan eder.
1997-1998 sezonunu onuncu olarak bitiren Kocaelispor’un başına ertesi sezon Güvenç Kurtar getirildi. Körfez Kurtar’la 1998-99 sezonunu beşinci bitirmeyi başardı ve İntertoto Kupası’na katılmaya hak kazandı.
Kocaelispor’un son büyük başarısı 2001-2002 sezonunda geldi. Beşiktaş ile Bursa Atatürk Stadı’nda oynanan (Bursaspor taraftarlarının her iki takımla da kanlı bıçaklı olduğu düşünülünce, bu maçın buraya verilmesi şaka gibi bir şey!) Fortis Türkiye Kupası finalinde Kocaelispor sahadan 4-0’lık bir galibiyetle ayrılarak son büyük kupalarını kazanmış oldu. Bir sonraki sezon küme düşecek, halihazırda sıkıntılarla boğuşan ve çok da parlak olmayan bir kadroya sahip Kocaelispor’un böyle bir şeyi başarması inanılır gibi değildi. Ama Hikmet Karaman’ın sahaya sürdüğü onbir inanılmazın da gerçekleştirilebileceğini kanıtlıyordu. Gollerin adı Cihan, Lazarov, Kaan ve Serdar’dı.Bursa Atatürk Stadı
BJK: 0 Kocaelispor: 4
Hakem: Metin Tokat
KS
77. AHMET ŞAHİN
2. FARUK SARMAN
8. ORHAN AK (Engin Öztonga dk.28)
5. NURİ ÇOLAK
7. KAAN DOBRA
10. ALEKSANDAR YORDANOV ALEKSANDROV (Ayew dk.70)
11. ZDRAVKO IVANOV LAZAROV (Serdar Topraktepe dk. 629
13. AHMET ARSLANER
15. AYMAN MOHAMED ABDELAZİZ
18. CİHAN HASPOLATLI
33. CEM SİNAN VERGÜL
BJK
1. THOMAS MYHRE
3. TAYFUR HAVUTÇU
4. AHMET YILDIRIM
5. RONALDO GUIARO
7. ZOUBAIER BEN M.A. BAYA
10. AHMET DURSUN
17. TAMER TUNA (Sertan dk.78)
18. ERMAN GÜRAÇAR
19. İBRAHİM ÜZÜLMEZ
20. TÜMER METİN (Ümit Bozkurt dk.88)
26. İLHAN MANSIZ
GOLLER: CİHAN (44.dk), LAZAROV (59.dk), KAAN DOBRA (82.dk), SERDAR TOPRAKTEPE (83.dk)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder