11 Temmuz 2012 Çarşamba

Bu Nasıl Bir Vicdan?


Milli kayakçı Aslı Nemutlu'nun ölümü sonrasında olayın aydınlatılacağını beklerken işler başka yöne gitmeye başladı.İhmaller göz önündeyken ve Bakanlık tarafından atanan müfettişlerin raporlarını gördükten sonra bu ölümde ihmali olanların cezalandırılacağını bekledik.Ama savcılık soruşturmasında atanan 2. bilirkişi öyle bir rapor hazırladı ki vicdanları yaraladı resmen.Meğer o olayda hiç ihmal yokmuş ve tek suçlu Aslı Nemutlu imiş.Çünkü Aslı düşmeyi bilmiyormuş.Bilirkişiye göre demek ki Aslı düşmeyi bilse parkurun kenarlarında olmaması gereken tahta bariyerlere güvenli bir şekilde çarpıp hayatta kalabilirmiş.Bu nasıl bir mantıktır anlamıyorum bir türlü.Birilerini korumak amaçlı, bu işten kurtarmak amaçlı bazı raporlar hazırlayanlar acaba vicdani açıdan nasıl bir hal içerisindeler?Milli sporcumuz ihmaller neticesinde aramızdan ayrılıyor.Bizlere düşen görevin sorumluları bulmak gerekirken ahbap çavuş ilişkişi ile bazı raporlar hazırlanarak kendimizi bu işten kurtarmaya bakıyoruz.Hakikaten bu vicdansızlıktır.Bir kere olsun sorumluları cezalandırma erdemliğini gösterelim ki spora başlama niyetinde olan çocuklarımızın korkularını azaltalım.Sorumlular cezalandırıldıkça ihmaller ortadan kalkar ve daha güvenli bir spor ortamı oluşur.Böylece çocuklarımız sadece spora odaklanırlar.Bu konuda Spor Bakanı Suat Kılıç'tan umutluyum açıkcası.Umarım buişin sonuna kadar gider ve çocuklarımıza güvenli bir spor ortamı yaratır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder