25 Ocak 2011 Salı

Atkılar Açılsın Samanyolu Başlasın



Bilindiği üzere, 8 Temmuz 2010 tarihinde 1907 ÜNİFEB Yönetim Kurulu olarak tribün faaliyetlerimizi dondurma kararı almıştık. Öncelikle 8 Temmuz tarihinden günümüze kadar yapılan çalışmaları özetlemek isteriz.

Geçen süre içerisinde bizleri o günlere sürükleyen ve içinde hala çok fazla yanlışı bulunan "Türk Sporu'nda taraftarın yeri" ile ilgili elimizden geldiğince faaliyetler gerçekleştirdik. Öncelikle taraftarlar ve taraftarlık kavramıyla ilgili eksiklik ve sorunları kamuoyunun gündemine getirmeyi amaçladık. Bu eksiklikler ve olması gereken taraftar haklarıyla ilgili, Avrupa'daki örneklerin de göz önünde bulundurularak hazırlandığı, evrensel olarak geçerli sayılabilecek bir dosya oluşturduk. Bu süreçte daha önce Avrupa'da katılmış olduğumuz seminerlerde edindiğimiz tecrübeler ve iletişim ağımızı da kullandık. Öncelikli hedefimiz bunu kamuoyuyla ve ilgili spor kurumlarıyla paylaşmaktı. Fakat buna ek olarak, geçtiğimiz Aralık ayında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde konuyla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasıyla, kendilerinden de randevu talebinde bulunduk. Meclis Araştırma Komisyonu'nun diğer büyük kulüplerin taraftarlarını da davet ettikleri toplantıda, kamuoyuyla da paylaşılmış olan hazırladığımız dosyayı kendilerine ilettik. Kendileriyle olan iletişimimizi canlı tutarak, ilerleyen zamanda yapacağımız çalışmaları da kapsayacak daha güncel ve detaylı bir rapor sunmayı planlıyoruz.

Bilindiği üzere 4 Nisan 2010 tarihinde Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda oynanan Fenerbahçe - Kayserispor maçında bulunduğumuz tribünde çıkan bir tartışma sonucunda birçok arkadaşımız haksız yere gözaltına alınıp haklarında İl Spor Güvenlik Kurulu tarafından 6 ay spor müsabakalarından men ve idari para cezası verilmiştir. Haksız ve keyfi olarak verilen bu cezalara karşı adli mercilere yaptığımız itirazlar sonucunda bir kısım arkadaşımızın cezaları, cezalar delillendirilmediği gerekçesiyle iptal edilmiş, bir kısım arkadaşımızın dosyalarında ise yargılama devam etmektedir. Mahkemelerde bu itirazlar ile ilgili olarak bir uygulama birliği olmamasından dolayı her bir başvuruyu inceleyen mahkeme farklı inceleme yöntemleri sonucu farklı kararlar verebilmektedir. Süreç tarafımızca yakından takip edilmekte olup, bu uygulama birliğinin olmamasından dolayı arkadaşlarımızın mağduriyetlerinin giderilememe ihtimaline karşılık tarafımızca her platformda mücadeleye devam edeceğimizin, gerek görülmesi halinde bu süreci Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar götürebileceğimizin kamuoyunca bilinmesini istiyoruz.

Özellikle spor medyasında oluşan yanlış algıları kırmak, yeni yasa ve sporda şiddet konularını bilinçli bir şekilde gündeme getirmek adına, uzun süredir sporun farklı paydaşlarının düşüncelerini aynı platformda dile getirebileceği bir panel düzenlemeyi planlıyorduk. 20 Ocak Perşembe günü spor camiasından önemli isimlerin katılımıyla İTÜ Gümüşsuyu Kampüsü'nde bu panel gerçekleşti. Panelin oldukça verimli geçtiğini düşünmekteyiz. Bu panel sonrasında spor camiasından da olumlu tepkiler almamız bu fikrimizi kuvvetlendirmekte.

Taraftarın her zaman tehlikede olduğu tribün ortamına pozitif yönde katkı yapmak için elimizden gelen her şeyi yaptığımızı düşünmekle beraber; maalesef ortam koşullarının taraftar açısından fazla değişmediğinin bilincindeyiz. Ancak birliğimizin menfaati açısından ayrılığı daha fazla sürdürmememiz gerektiğini düşünüyoruz. Grupsal organizasyonlar bazında tribünden ayrı kaldığımız süre içerisinde, pankartımız ve ürünlerimizle omuz omuza tribünde takımımıza destek vermeyi bütün üyelerimizin özlediğinin farkındayız. Bundan sonra da bütünlüğümüzü korumak ve tüm örgütlenmelerimizle beraber daha güçlü adımlarla misyonumuzu sürdürmek adına tribünlere geri dönüyoruz. 1907 ÜNİFEB, 27 Ocak Perşembe günü THY Euroleague'de oynanacak Valencia maçından itibaren bir bütün olarak Fenerbahçemiz'in yanında olacaktır.

Kamuoyunun şunu bilmesini isteriz; daha önce de belirttiğimiz üzere, özellikle içinde ağır maddeleri bulunduran yeni Sporda Şiddet Yasası'na karşı çalışmalarımız, görüşmelerimiz sürecektir. Bundan sonraki süreç içerisinde de, spor camiasındaki yozlaşmışlığın bulunduğu her alanda sesimizi her zaman olduğu gibi çıkarmaya devam edeceğiz.

Tüm üyelerimizden isteğimiz, Perşembe günü takımımızı desteklemek amacıyla 1907 ÜNİFEB ürünleriyle beraber salondaki yerlerini almalarıdır.

Saygılarımızla,


1907 ÜNİFEB - Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği

24 Ocak 2011 Pazartesi

Pardon Burası Benim Yerim

Seni Bizden Ayırmaları Mümkün Olabilir mi?



18 yıl önce seni bizlerden alıp koparmaya çalıştılar.Senin eserlerini, düşüncülerini, yazılarını yok edeceklerini zannettiler ama başaramadılar.18 yıl önceki gibi hala yazıların okuyonuyor.18 yıl önce yazdığın yazıların kitaplaştırıldı ve hala okunuyor.Seni bizden ayırmayı başaramadılar.

O karlı günde ben daha 5 yaşındaydım.O zaman hiçbir şeyin farkında değildim.Ne siyaset hakkında ne de kişiler hakkında bir bilgim vardı.O gün yaşadığım yerde en büyük yürüyüş gerçekleştirildi.Neredeyse tüm halk oradaydı.Babam sayesinde ben de o yürüyüşte bulunmuştum.Babama "Bu insanlar neden yürüyor?" diye  sorduğumda babam "Uğur Mumcu için yürüyorlar" demişti.İlk kez adını o zaman duymuştum ve ilk o zaman ne kadar sevilen biri olduğunu görmüştüm.Yıllar boyunca sürekli senin hakkında ne zaman konuşulsa hemen sesini açar dinlemeye koyulurdum.Çünkü bu kadar sevilen birinin nasıl biri olduğunu merak ederdim.İnternetten senin konuşmalarını dinler ve senin ne kadar ileri görüşlü olduğunu görürdüm.Keşke derdim şu anda da aramızda olsa da aynı şeyleri bir kez daha söylese.Ya da keşke ben o dönemde yaşasaydım da O'nu canlı canlı dinleyebilseydim.Ama olmadı işte.Seni canlı canlı izleme şansım olmadı ama senin kitaplarını okuyarak büyüdüm.Senin ne demek istediğini anlamaya çalıştım.Hala da anlamaya çalışıyorum.Fırsat buldukça seni konu eden tiyatro oyunlarını izlemeye gidiyorum, söyleşilere gidiyorum ve gittiğim her yerde görüyorum ki seni hala unutamamışız ve seninle ilgili belgeselleri izledikçe göz yaşlarımızı tutamıyoruz.Bu sabah televizyon izlerken Ali Sirmen'e rastladım ve seni anlatırken gözlerinin dolduğunu görünce ben de dayanamadım.Senin adını duyduğum her an tüylerim diken diken oluyor, kendimi garip hissediyorum.Bu duyguyu anlamayanlar olacaaktır.Bırak anlamasınlar zaten.Biz bize yeteriz.

Şu anda tek istediğim o gün yaşanan yeri görmek ve oraya çiçekler bırakmak.Son olarak şunu demek istiyorum.Seni bizden ayırmayı başaramadılar ve asla başaramayacaklar.Bizler nefes aldığımız sürece seni, eserlerini, düşüncülerini yaşatacağız.Hiç merak etme.Mirası en iyi şekilde koruyup gelecek nesillere aktaracağız.

22 Ocak 2011 Cumartesi

Lider Puan Kaybıyla Başladı


Trabzonspor ikinci yarının ilk maçında puan kaybetti ve belki de ligin gidişatını daha heyecanlı kılacak  bir puan kaybı olacak.Bu puan kaybıyla hem Fenerbahçe'nin hem de Bursaspor'un kendisine yaklaşmasına izin verdi.Oynanacak Fenerbahçe-Trabzonspor maçı daha da heyecanlı hale geldi.Eğer Fenerbahçe kazanırsa puan farkını 4'e indirecek ve sıkıntılı dönemden geçerken kendini tekrardan lige konsantre olacak.

Taksim'de Haklı Protesto


Bugün Taksim'de protesto yürüyüşü vardı.TT Arena'nın açılışında yaşananlardan dolayı Galatasaraylısı, Fenerbahçelisi, beşiktaşlısı kol kola girerek yetkilileri ıslıklarla protesto ettiler.bu birlik önemliydi  çünkü bugün Arena'da olanlar çok değil bundan aylar önce Beşiktaş'ın ve Fenerbahçe'nin başına geldi.Yıldırım Demirören cadı avına başladı, muhalifleri tribünden temizlemeye çalıştı,  Aziz Yıldırım mensubu olduğum Unifeb'in tribünlerden çekilmesine sebep oldu.O yüzden hangi takımın taraftarın başına geldiğine bakmadan öncelikle taraftar olduğumuzun bilinciyle hareket etmeliyiz.Bugün Taksim'de yürüyüşe katılan herkesi kutluyorum.Eğer taraftarlar olarak adam yerine konulmak istiyorsak bunun ancak birlik olmaktan geçtiğinin farkına varmamız gerekiyor.

Özhan Canaydın Ölümsüzleştirilecek


NTVSpor.net'te gördüm ve es geçmemek istedim.Bir Fenerbahçeli olarak Galatasaray Başkanlık makamında oturanlar içinde en sevdiğim başkandı.Bazen yanlış anlaşıldı bazen de kendi taraftarları tarafından ıslıklandı, protesto edildi.Ama ne yazık ki öldükten sonra gerekli değeri vermeye başladık.23 Ocak günü doğan Özhan Canaydın doğum gününde bir heykeli Leventte Özhan Canaydın Parkı'nda düzenlenecek törenle açılarak ölümsüzleştirilecek.Buradan bir kez daha "Toprağı bol olsun." diyorum.Senin gibi insanları hayattayken değerini bilemediğimizden kusurumuza bakma.

Ryan Usta Bir Sene Daha Kalmak İstiyor



1990 yılında başlayan serüven bir sene daha devam edecek gibi duruyor.Ryan Giggs bir sene daha Manu forması giymek istediğini söyledi.20 yıldır göstermiş olduğu oynama azmi ve futbola yeni başlamış bir genç gibi mücadelesi takdir edilmesi bir nokta.Bir değil daha uzun yıllar oynayacak gibi duruyor.Ryan Giggs ustanın önünde saygıyla eğiliyoruz.

"Daha önce de hala futboldan zevk aldığım ve fiziksel bir sorun yaşamadığım sürece oynamaya devam edeceğimi söylemiştim. Kariyerimin bu aşamasında, sahada olmak bana büyük keyif veriyor. Takıma hala yararlı olacağımı düşünüyorum. Bu yüzden 1 yıl daha United forması giymeye hazırım."

Ryan Giggs

Hidayet'ten Posterlik İki Smaç

21 Ocak 2011 Cuma

Hafta Sonu Futbol




21 Ocak Cuma
20.00 Beşiktaş – Bucaspor (LİG TV)
21.30 Hamburg – E.Frankfurt (TRT 3)

22 Ocak Cumartesi
14.00 Manisaspor – Karabükspor (DİGİ)
14.00 Mersin İdman Yurdu – Adanaspor (TRT 1)
14.45 Wolverhampton – Liverpool (PL TV)
16.00 Trabzonspor – Ankaragücü (LİG TV)
16.30 Borussia Dortmund – Stuttgart (TRT 3)
17.00 Gençlerbirliği – Eskişehirspor (DİGİ)
17.00 Arsenal – Wigan (SPORMAX / PL TV)
17.00 Manchester United – Birmingham (SPORMAX / PL TV)
19.00 Antalyaspor – Fenerbahçe (LİG TV)
19.00 Sevilla – Levante (NTVSPOR)
19.30 Aston Villa – Manchester City (SPORMAX / PL TV)
19.30 Köln – Werder Bremen (TRT 3)
21.00 Barcelona – Racing Santander (NTVSPOR)
21.45 Roma – Cagliari (SPORMAX / TV 8)

23 Ocak Pazar
13.30 Udinese – Inter (TV 8)
13.30 Orduspor – Kayseri Erciyes (TRT 1)
14.00 Kasımpaşa – Gaziantepspor (DİGİ)
16.00 Konyaspor – Bursaspor (LİG TV)
16.00 Sampdoria – Juventus (SPORMAX / TV 8)
16.30 Mönchengladbach – Bayer Leverkusen (TRT 3)
18.00 Sporting Gijon – Atletico Madrid (NTVSPOR)
18.00 Blackburn – West Bromwich (SPORMAX / PL TV)
18.30 Hoffenheim – St.Pauli (TRT 3)
19.00 Galatasaray – Sivasspor (LİG TV)
19.00 Çaykur Rizespor – Diyarbakırspor (TRT 1/TRT 6)
20.00 Real Madrid – Mallorca (NTVSPOR)
21.45 Milan – Cesena (SPORMAX / TV 8)

24 Ocak Pazartesi
20.00 Kayserispor – İstanbul Belediye (LİG TV)
22.00 Bolton – Chelsea (SPORMAX / PL TV)

15 Ocak 2011 Cumartesi

Aykut Kocaman Kararlarının Arkasında Olmalı



Perşembe günü maçı izlerken daha fazla dayanamadım ve kanal değiştirdim.Büyük takım olarak nitelendirdiğimiz bir takımın yıllardır alamadığı bir kupada daha gruplarda elenme tehlikesi yaşarken gruptan çıkması için kalan 2 maçı da kazanması gerekirken daha ilk maça ruhsuz olarak başlaması tüm ümitlerimi kırmıştı zaten.Maçı kazanması gereken, maça iyi  başlaması gereken, rakibine üstünlük sağlaması gereken, pozisyonlara girmesi gerekn Fenerbahçe olması gereken maçın başlamasıyla bunları yapan takım Yeni Malatyaspor oldu.Yeni Malatyaspor belli ki iyi çalışmış ki sürekli sağ taraftan yani Fenerbahçe'nin sorunlu sol tarafından ataklarını gerçekleştirdiler.Fenerbahçe de ise Stoch dışında topu ileriye taşıyan bir oyuncu olmadığından hücuma çıkma konusunda zorluklar yaşandı.her ne kadar çift forvet olarak maça çıksan da topu hücum bölgesine taşıyamadıktan sonra çift forvet bir işe yaramıyor.

Fenerbahçe ikinci yarıda bir şekilde gol bulur ümidiyle izlerken kenarda Uğur Boral'In oyuna gireceğini gördüm.Babama dedim ki eğer şu ana kadaar iyi oynayan ve topu ileriye taşıyabilen tek oyuncu olan Stoch'u çıkartıp Uğur Boral'ı sokarsa maçı izlemeyi bırakırım dedim.Benim beklentim sürekli adamını kaçıran ve kanadından gelen atakları karşılayamayan Caner'in çıkması yönündeydi ama Aykut Kocaman benim gibi düşünmedi ve Stoch'u çıkardı.O an izlemeyi bıraktım ve ne yaparlarsa yapsınlar hüç umurumda değil dedim ve diğer odaya gittim.Bir takım ancak bu kadar soğutur futboldan.

Şu ana kadar hiçbir şekilde eleştirmediğim Aykut Kocaman'ı eleştirmek zorundayım.Çünkü Aykut kocaman belirli bir disiplin içinde takımlarını yöneten bir teknik adam.Hiçbir şekilde taviz vermeyen biri olarak tanıyoruz.Sene başından beri yaptıklarına bakınca açıkcası şaşkınım.Sezona başlarken Alex ile yaşadığı çatışmadan geri adım atarak Alex'i oynatmaya başladı.Bir anlamda Fenerbahçe'nin zarar görmemesi için bu kararı verdi diyebiliriz.Bunu bir şekilde anlarım.Daha sonra Cristian ile sorun yaşadı.Cristian'a ilk 11de yer vermemeye hata ilk 18'e almamaya başladı.Ne oluysa Selçuk'un sakatlanmasıyla oldu ve Aykut Kocaman birden Cristian'a forma şansı verdi.Sildiğin bir oyuncuyu kadro sıkıntısı çektiğin anda hemen ona sarılmak pek de bir doğru davranış değildi.Aykut Kocaman 2.kez geri adım atmak zorunda kaldı.Son olarak da Andre Santos krizi.

Bir oyuncu teknik adamını ağır şekilde eleştiriyor ve ne Aykut Kocaman ne de yönetim sen ne diyorsun demiyor.Andre Sontos'un çıkışını bir nevi başkaldırı olarak nitelendirebiliriz.Aykut Kocaman Antalya'da basın toplantısında gelen bir soru üzerine daha Andre Santos ile konuşmadığını söyledi.Bu teknik adam ve oyuncu arasında iletişim eksikliğini ortaya koyan bir görüntü.Sana baş akldıran bir oyuncunu nasıl olur da yanına çağırıp derdini sormaz?Ne demek istedin, ne düşünüyorsan bana söyle demez?Hakikaten çok şaşırdım.Aykut Kocaman bunu nasıl es geçti bilemiyorum.Bugün Andre Santos özür dilemiş ama bence çok geç.Bu konuda en çok Aykut Kocaman zarar gördü diye düşünüyorum.Çünkü yönetim de Andre Santos'u söylemlerinden dolayı uyarmadılar ya da bir yaptırım uygulamadılar.Bu da Aykut Kocaman'ın zarar görmesine neden oldu.

Fenerbahçe'de tam anlamıyla belirsizlik var.Ara transfer döneminde gerekli transferler yapılamadı.Oyuncular ile Aykut Kocaman arasında bir çatışma var ve elinde sadece lig kalan Fenerbahçe liderin 9 puan gerisinde.Bana göre Trabzonspor maçı Fenerbahçe için dönem noktası.Her anlamda...fenerbahçe'nin şampiyonluk yolundaki şansı, Aykut Kocaman'ın geleceği...Tüm bu sorunların cevabı Trabzonspor maçında belli olacağını düşünüyorum.

Fenerbahçe zor bir dönemde.Bu dönemi az hasarla atlatırsa gelecek için biraz olsun ümitlenebiliriz.TÜm bu problemlere rağmen ben Aykut Kocaman'a güveniyorum ve sonuna kadar görevde kalmasını istiyorum.Yeter ki Aykut Kocaman'a gerekli kadroyu ve gerekli iletişimleri sağlayalım.Umarım bir an önce istenilen oyunu sergileriz.

Makoun Transfer Edilemez miydi?


Uzun zamandır Fenerbahçe ile adı geçen Jean II Makoun Aston Villa anlaşmış ve Adanın yolunu tutmuş.Transfer bedeli 9.5 milyon euro olarak belirlenmiş.Merak ediyorum Fenerbahçe gerçekten bu oyuncuyla ilgilendi mi?İlgilendiyse 9.5 milyon euroya alamaz mıydı?9.5 milyon euro fazla gözükebilir ama oyuncunun 27 yaşında olduğunu ve Fenerbahçe'nin istediği tarzda bir oyuncu olduğunu unutmamak gerekiyor.Böyle bir oyuncunun maliyeti ne olursa olsun transferi düşünülmeliydi.Güiza 14..5 milyon euro,  Mehmet 9 milyon euro ettiği bir piyasada Makoun'a 9.5 milyon euro rahatça verilebilirdi.

11 Ocak 2011 Salı

Sarunas Jasikevicius Röportajı (FB TV)

Alex de Souza Rest Çekti


"Sözleşmem sezon sonunda bitiyor ve bu sır değil.Şimdi işler biraz değişti. Fenerbahçe ile görüşmemden bu yana iki ay geçti ve geleceğime ilişkin hiçbir şey konuşmadık. Her şey hızlı geçiyor ve mayıs sonunda ne olacağını düşünmem gerekiyor. Henüz kafamda hiçbir şey yok, hiçbir şeye karar vermedim. Fener ile konuşmadım ve diğer menajerler bana geldiğinde şu an zamanı değil dedim. Ama bugünden itibaren gelen somut teklifleri dinleyip, ailem ve benim için iyi olanı değerlendireceğim. 5 ay çok hızlı geçiyor ve futbol çok dinamik, gideceği yere kadar gitsin diye düşünemem."

Alex de Souza


Alex de Souza bir an önce gelecekte hangi takımda olacağını öğrenmek istiyor ve bu konuda Fenerbahçe'yi biraz şıkıştırıyor.Burada iki seçenek var.Ya Aykut Kocaman oynatmak istediği futbolu sergilemek için Alex de Souza'yı gönderecek ya da Aykut Kocaman uzun yıllar boyunca oynanan oyunu devam ettirmek için Alex de Souza ile yollarına devam edecek.Aykut Kocaman'ın yerinde ben olsam ben ilk tercihi uygulamaya geçirirdim.Şu ana kadar Alex de SOuza inanılmaz işler yaptı.Fenerbahçe tarihine adını altın harflerle yazdırdı.Taraftarlar tarafından çok sevilen oyuncu, kaptan.Ama Fenerbahçe'nin istediğimiz oyunu oynaması için Alex de Souza'nın kadroda olmaması gerekiyor.Gönül ister ki Alex de Souza'nın yükünü çekecek bir orta saha kuralım ve Alex'den de faydalanalım ama bir türlü öyle orta saha kurulamadı.O yüzden eğer Fenerbahçe istenilen futbolu oynamak, oynatmak istiyorsa Alex ile yolların ayrılıp Aykut Kocaman'a bir şans verilmesi gerekiyor.Tabi bunun kararını Aykut Kocaman verecek.Umarım kararı Fenerbahçe için hayırlı olur.

Ronaldinho Ülkesine Döndü


Sonunda kendisine bir kulüp buldu.Milan'ın Cassano'yu transfer etmesşnden dolayı şansı iyice azalan Ronaldinho Milan'dan ayrılacağını açıklamıştı.Büyük ihtimalle ülkesine geri dönen Brezilyalı yıldızlar kervanına katılacaktı.Beklenildiği gibi de oldu ve Ronaldinho Flamengo'nun yolunu tuttu.Barcelona'da Rijkaard ile yaşamış olduğu problemlerden bu yana bir türlü kendini toparlayamadı ve bizi o güzel futbolundan mahrum bıraktı.Umarım Brezilya'da kendini bulur da yine gözümüzün pasını siler.

Mourinho'yu Duygulandıran Konuşma



Dünkü ödül töreninde Yılın İlk 11ine seçilen Sneijder duygusal bir konuşma yapıyor ve ilk defa Mourinho'nun gözlerinin dolmasına şahit olmamızı sağladı.

"Hayatımın en önemli anı güzel karımla evlendiğimiz andı. Pardon, futbolda mı? Kesinlikle Şampiyonlar Ligi şampiyonluğuydu. Bu uğurda Mourinhoyla çalışmak harikaydı ve ona buradan sesleniyorum. O bence dünyanın en iyi teknik adamı ve ona teşekkürlerimi sunuyorum."

Sneijder

10 Ocak 2011 Pazartesi

Oğlumla Gol Sevincini Yaşamak İstedim



Dün oynanan Real Madrid - Vilarreal maçında Jose Mourinho yine yaptı yapacağını.Kaka'nın golünden sonra gol sevincini Villarreal yedek kulübesinin önünde yaşayınca Villarrealliler tarafından tepki gördü.Jose Mourinho maçtan sonra o an için gayet makul cevap vermiş.

"Oğlumun üzerine yemin ederim ki, hiç kimseyi provoke etmeye gitmedim. Rakip takımın kulübesinin üzerinde oturan oğlumla gol sevincini yaşamak için oraya gittim. Umarım en azından oğlum üzerine yemin ettiğimde bana inanırlar. Çocukları için deli olan bir babayım ve gerçek olmadan böyle birşeyi asla söylemem."

Jose Mourinho böyle dedikten sonra fazla konuşmak gereksiz olur.Jose yine de sen sen ol bir daha böyle şeyler yapma.Bir de yapan sen olunca iyice tepki çekiyor.

2010 Puskas Ödülü Hamit Altıntop'un Oldu



2010 Puskas Ödülü tanıdık bir isme gitti.Aday golleri izleyince ben Van BronckhorstA sanş vermiştim ama kazanan Hamit Altıntop oldu.Golü tekrar tekrar izleyince ne kadar güzel gol olduğu görülüyor.Tebrikler Hamit.

FIFA Altın Top Ödülü Sahiplerini Buldu


İlk 11;

Kaleci:
Casillas (Real Madrid)

Defans:
Maicon (Inter)
Pique (Barcelona)
Lucio (Inter)
Puyol (Barcelona)

Orta saha
Xavi (Barcelona)
Iniesta (Barcelona)
Sneijder (Inter)
Messi (Barcelona)

Forvet
Cristiano Ronaldo (Real Madrid)
David Villa (Barcelona)

Yılın teknik adamı;



Jose Mourinho

Ylın futbolcusu;




Lionel Messi

8 Ocak 2011 Cumartesi

Sonunda Roy Hodgson Kovuldu (Güzel Haber)



Uzun zamandır Liverpool taraftarlarının beklediği son gerçekleşti ve Roy Hodgson'ın görevine son verildi.Bu habere çok sevindim ki bazı sıkıntılarımı bile unutturdu.Umarım bu günden itibaren özellikle Manu maçıyla itibaren o bildiğimiz Liverpool ruhu geri döner de hak ettiği noktalara ulaşır.Roy sana gelince bundan sonra Liverpool'a adım atayım deme.

6 Ocak 2011 Perşembe

Top 16 Kuraları Çekildi



THY Eurolig'de Top 16 kuraları çekildi.Fenerbahçe Ülker Efes Pilsen'e oranla daha iyi bir gruba düştü.Öncelikle gruplara şöyle bir bakalım.

E Grubu
Panathinaikos
Caja Laboral
Unicaja Malaga
Lietuvos Rytas

F Grubu
Maccabi Tel Aviv
Union Olimpija
Regal Barcelona
Lottomatica Roma

G Grubu
Montepaschi Siena
Real Madrid
Efes Pilsen
Partizan

H Grubu
Olympiakos
FENERBAHÇE ÜLKERZalgiris Kaunas
Electronics Valencia

H grubunda mücadele edecek olan Fenerbahçe Ülker'in grupta çekişeceği takım  Olympiakos gibi gözüküyor.Grubun diğer takımlarından Zalgiris'in Fenerbahçe Ülker seviyesinde olmadığından sorun yaratacağını düşünmüyorum.Bu grupta belirleyici konumunda olan takım Valencia.Valencia'nın Fenerbahçe Ülker ve Olympiakos ile oynacağı maçlar grubun şekillenmesinde önemli bir rol oynayacak.Fenerbahçe Ülker açısından bakarsak Valencia çok sert savunma yapan bir takım olduğundan eğer Fenerbahçe Ülker geri adım atarsa o zaman bu gruptan çıkmak zorlaşabilir.O yüzden Olympiakos maçlarından çok Valencia maçlarını önemsememiz takık açısından daha iyi olacaktır.İçerideki tüm maçların kazanılması durumunda grup 1.liği çok da uzak değil.Kim 1 kimin 2 olacağını Valencia'nın belirleyeceğini düşünüyorum.Valencia'nın belirleyici olduğunu düşündüğümden Olympiakos hakkında fazla birşey yazmadım.Zaten yazmam da gereksiz çünkü kadrosuna baktığğımızda büyük oyunculara sahip ve bu sene şampiyonluğun en büyük adayı konumunda.


Son olarak fikstürü verelim.


OLYMPIAKOS – FENERBAHÇE ÜLKER
FENERBAHÇE ÜLKER - VALENCIA
FENERBAHÇE ÜLKER - ZALGİRİS KAUNAS
ZALGİRİS KAUNAS - FENERBAHÇE ÜLKER
FENERBAHÇE ÜLKER - OLYMPIAKOS
VALENCIA - FENERBAHÇE ÜLKER

Güle Güle Diana Taurasi


Fenerbahçe Bayan Basketbol Takımı oyuncularından Diana Taurasi’nin yapılan doping testlerinin pozitif çıktığının Türkiye Basketbol Federasyonu tarafından resmen açıklanması üzerine, kulübümüz sporcu ile olan sözleşmesini feshetmiştir.
 

Spor kamuoyuna duyurulur,  

Fenerbahçe Spor Kulübü

Böyle olmamalıydı.Sezon başında bizi heyecanladıran, bizi seçmesinden dolayı gururlandıran Diana Taurasi geldiği günkü heyecanla değil sessiz sedasız gitti.Keşke bu olaylar yaşanmasaydı da çoşkulu bir şekilde ayrılsaydı bizden.Bu güne kadar yaptığı katkıdan dolayı kendisine teşekkür ediyorum.İzleyebileceğim en büyük kadın basketbolcuyu çıplak gözle izlemenin verdiği gurur bana yeter.




2011 All-star Smaç Yarışmasında Favori Blake Griffin


2011 All-star Smaç Yarışmasında kimlerin yarışacağı belli oldu.Beklenildiği gibi Blake Griffin katılanlar arasında ve uzak ara favori.Yarışmada başka kimler var? Brandon Jennings, JaVale McGee ve Serge Ibaka.

Jennings guard olmasına rağmen iyi bir atlettir ve bizi şaşırtılabilir.McGee'nin yardım almadan iyi bir gösteri yapacağını düşünmüyorum.Yapısı sanki tek yardım almadan yaparsa başarısız olacak gibi.Birinin asisti şart.Ibaka hakkında bir fikrim yok çünkü ne yapacağını hakikaten bilmiyorum.Herşey olabilir.

İsimlere kısaca baktığımızda bu sene bizi her seferinde şaşırtan Blake Griffin açık ara kazanacağını düşünüyorum.tabiki saçma sapan seçimler yapmazsa ya da şanssızlık yaşamazsa.

İlk Kurban Kim Olacak?



Premier league'de oynanan maçlardan sonra 4 teknik adamın koltuğu tartışılmaya başladı.Bahis siteleri hangi teknik adamın daha önce takımından ayrılacağı üzerine bahis bile açtılar.Kim bu teknik adamlar?Carlo Ancelotti (Chelsea), Roy Hodgson(Liverpool), Avram Grant(West Ham Uni.) ve Gerard Houllier(Aston Villa).

Lig sıralamasına göre gidersek ilk önce Carlo Ancelotti üzerine konuşalım.İlk on hafta 8 galibiyet, 1 beraberlik ve 1 yenilgi alan Chelsea birden bire ne olduysa hızla düşmeye başladı ve sonraki 11 haftada 2 galibiyet, 4 beraberlik ve 5 yenilgi alarak zirveden iyice uzaklaştı.Chelsea'nin bu düşüşünde önemli bazı oyuncularının yokluğu gerekçe gösterilse de fısıltı gazetelerinde sorun Carlo Ancelotti ile oyuncular arasındaki problemlerden kaynaklandığını söylüyor.Ne kadar doğrudur bilemem ama Chelsea giderek zirveden uzaklaşıyor ve bu da Carlo Ancelotti'nin biletinin kesilmesini yakınlaştırıyor.

Liverpool'da ise sezon başındaki yanlış planlamanın sıkıntısını yaşıyor.Sezon başında takımı Roy Hodgson gibi bir hocaya teslim ederseniz takımın bu hale gelmesi normal diye düşünüyorum.UEFA Kupası kazansa da kariyeri liverpool'u başarıyla çalıştıracak düzeyde değil ne yazık ki.Roy Hodgson'un takımın başında olması oyun anlamında değil takım ruhu açısından da üzüntü verici noktada.Bir büyük takım her ne kadar kötü oynasa da en azından mücadele etmek zorunda.Büyüklüğünü göstermeli diye düşünüyorum.Ligimizde Galatasaray ne durumdaysa oyun ve ruh açısından Liverpool da aynı durumda.Dünkü Blackbrun maçında takımın performansını geçtim, oynama azmi, isteğini görmek mümkün olmadı.Bu da dünyanın her tarafında aynı sonu hazırlıyor.Teknik adamın kovulması...benim kişisel beklentim bu şekilde.Eminim ki Liverpool taraftarları da aynı şekilde düşünüyor.Umarım biran önce Roy Hodgson'dan kurtuluruz.

Önceki senelerde ligin ilk 7sinde görmeye alıştığımızda Aston Villa bu sene tanınmayacak durumda.21 haftada aldığı 5 galibiyet, 6 beraberlik ve 10 yenilgiyle küme düşme potasında bulunuyor.Gerard Houllier bu durumda işi çok zor.Bir şekilde çözüm bulumazsa sezon sonunu göreceğini düşünmüyorum.

Son olarak ligin dibindeki West Ham.Sezon başında çok da beklentisi olmayan West Ham takımının bu duruma da düşüceğini beklemiyordum.Her ne kadar Avram Grant şahsına inanmasam da West Ham'ın bu durumda olması beni şaşırttı.Dediğim gibi sezon başında fazla beklentisi olmadığından Avram grant ile devam edileceğini düşünüyorum.

Özetle ilk kim ayrılacak sorusu için sıralamam şu şekilde;

1-Roy Hodgson
2-Gerard Houllier
3-Carlo Ancelotti
4-Avram Grant

Sizin de sıralamanızı bekliyorum.

Beşiktaş Cola Turka'da Koç Değişikliği


Allen Iverson'un gelmesinden sonra Iverson'u fiziki durumundan dolayı ilk günlerde oynatmadığı için eleştirilen Burak Bıyıktay ligdeki kötü gidişin ardından bileti kesildi.Iverson'un gelişinden beri eleştirilen ve yıpratılan Burak Bıyıktay dayanabildiği kadar dayandı ve takımını oynatmaya çalıştı.Ligde ve özellikle Avrupa'da şanssız yenilgiler alan Beşiktaş Avrupadan elendi ve ligde de 8.sırada bulunuyor.İkinci yarı takımın başında Ergin Ataman olacak.Ergin Ataman gelmesinin ardından ilk başlarda bir heyecan getirecektir ama Beşiktaş'ın kadro itibariyle toparlanmasını imkan dahilinde görmüyorum.Play-offa katılabilirler ama daha ilerisi zor.Bir de Ergin Ataman ve Allen Iverson arasındaki uyum nasıl olacak?Bu da takımın geleceği için önemli bir gösterge olacak.Ergin Ataman'a başarılar diliyorum.